Page 5 - macsabal 2018son

Tabii ki kendileri ile gurur duyduğum ve çoğunun bölü- Bu olumsuzluğa karşın, genç ve dinamik akademik kad-
mün mezunu olduğu bugünkü akademik kadronun bi- ronun elinde bölümün gelişip büyümesini izlemek be-
reyleri de bölümün bugünkü başarısının mimarlarıdır. nim için her zaman çok keyifli bir durum oldu.

Çözülmesi gereken diğer bir sorun da yer sorunu idi. 1985 yılında üç yılda bir yapılan Ulusal Sanat Sempoz-
Çünkü fakültenin kendisine ait bir binası olmadığı gibi, yumlarını düzenlemeğe başladık ve sunulan tebliğleri
ufukta da böyle bir ümit yoktu. Aslında, yeni fakül- yayın haline dönüştürerek Sanat Yazıları dizisinin te-
te binasının bitmesi için yeni yüzyılın gelmesi gereke- melini attık. Uluslararası ilişkileri başlatmak üzere de,
cekti. Tek seçenek Edebiyat Fakültesi binasındaki boş Akdeniz Ülkeleri Güzel Sanatlar Fakülteleri Organizas-
alanları bulabilmekti. Seramik Bölümü için bulunan yonu ECUME’e üye olduk. Fakültemizde, uluslararası
yer, örümcek ağları ile kaplı, camları kırık, duvarları küf işbirliklerinin ve toplantılarının günümüzde de artan
içinde, terkedilmiş bir koridor ve üzerindeki birkaç oda bir biçimde sürdürülmesi gerçekten kıvanç verici. Çün-
idi. İki merdiven ve bir asansör boşluğuna sıkışacak kü uluslararası ilişkileri sürdürmenin hele günümüzde
olan Heykel Bölümü ile karşılaştırılınca Seramik Bölü- çok önemli olduğu inancını taşımaktayım. İçinde bu-
mü şanslı sayılabilirdi. Bu görünce herkesi ürküten lunduğumuz süreçte küreselleşme ve dijital teknolo-
alan, mevki ya da unvan gözetmeden, herkesin elbirliği jilerin yaşamın ayrılmaz bir parçası oldukları yadsına-
ile temizlendi, tamir edildi ve boyandı. Sonuçta tüm maz. Ancak, bu gelişmelerin insanlardan beklediği
kampüsün uğrak yeri, bir çekim merkezi ortaya çıktı. tekdüzelik, tek biçimlilik ve tüketici eğilimleri yanı sıra
Bu sonuç, Hamiye Çolakoğlu’nun sıcak kişiliği, yeteneği insan unsurunu göz ardı etmeleri nedeniyle yaratıcılı-
ve becerileri sayesinde oluşmuştu. Eğitim için gerekli ğın ve sanatçıların gelişiminin olumsuz etkilenebileceği
tüm malzemeler, fırınlar ve alet edevat, üniversite im- endişesini taşımaktayım. Bu nedenle uluslararası top-
kanları kıt olduğu için, kişisel bağlantılar yolu ile, ilgili lantıların değişik ülkelerden insanları bir araya getire-
endüstrilerin başlarındaki kişiler, dostlar ve dernekler rek kültürel bağlar oluşmasını sağlayacağı, böylece de
tarafından hibelerle sağlanmıştı. insan unsurunun göz ardı edilmeyeceği inancındayım.

1982-83 Ders Yılında ilk öğrencilerimizi almadan önce Büyük emeklerle bu sempozyumu düzenleyenleri tek-
ders programlarını hazırlamak, eğitim politikalarımızı rar içtenlikle kutlar,
oluşturmak üzere bir araya geldik. Öncelikle sanatın in-
san hayatındaki yerini belirlemek gerekiyordu. Sanatın Saygılar sunarım,
insan hayatını zenginleştirdiği, kişiliğini, sosyal yönünü
geliştirdiği, iyiyi güzeli bulmasına yardımcı olduğu gibi Prof.Dr. Gülsen Canlı
açık fikirli olmasını da sağladığı gerçeğinden yola çıka-
rak, ders programlarına atölye derslerine ek olarak, sa-
nat tarihi, düşünce tarihi, sanat felsefesi, estetik, sanat
sosyolojisi gibi teorik dersleri de koyduk. Ancak şu nok-
tada, kendimi yıllar içinde programlardaki bu derslerin
çoğunun kaldırılmış olmasından duyduğum üzüntüyü
dile getirmek zorunda hissediyorum.

5